2023-04-07T10:54:33+03:00
Ana Sayfa Sağlık 7 Nisan 2023 97 Görüntüleme

Kız çocuğu olanlar dikkat! Risk 3 kat daha yüksek

Çocuklarda görülen idrar yolu enfeksiyonlarının zamanında tespit edilerek lüzumlu tedavinin yapılması icap ettiğini belirten Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. İlke Beyitler, “İhmale yer yok” dedi. İhmallerin gelecekte böbrek yetmezliği, hipertansiyon ve gebelik problemleri benzer biçimde riskli durumlara niçin olabileceği uyarısında bulunan Doç. Dr. İlke Beyitler, bolca su tüketilerek, kafi sıklıkta ve oranda idrar yapılarak bu durumun önüne geçilebileceğini beyan etti.

İdrar yolu enfeksiyonlarının birçok nedene bağlı olarak geliştiği bilgisini paylaşan Doç. Dr. Beyitler, bu durumdan korunmanın çeşitli yollarına değindi. Geç tanı konulması durumunda tedavi edilemeyen evlatların gelecekte böbrek yetmezliği, hipertansiyon ve gebelik problemleri benzer biçimde riskli durumlarla karşılabildiğini özetleyen Doç. Dr. Beyitler, bu yüzden söz mevzusu rahatsızlığın teşhis edilmesi ve zamanında doğru tedavi yöntemi ile takip edilmesinin oldukca mühim olduğuna vurgu yapmış oldu.

Çocuklarda en sık görülen enfeksiyonların başlangıcında gelen idrar yolları enfeksiyonlarının bilhassa ufak yaşlarındaki çocuklar için risk oluşturduğunu kaydeden Doç. Dr. İlke Beyitler, bu durumun hemen hemen gelişmekte olan böbrekler için tehlikeli sonuçlar doğurabileceğini beyan etti. Doç. Dr. Beyitler, “Tedavisi kolay olmasına karşın bir çok şahıs tarafınca dikkatsizlik edilen bu hastalık, çocuklarda ileride daha büyük sorunlara yer açabilir” dedi.
İdrar yolu enfeksiyonlarının oluşmasına yol açan etkenlere de değinen Beyitler, “Ufak çocuklardaki wc eğitimi sıkıntılı ve uzun bir süreç. Bu süre içinde anne babaların ciddi bir mesai harcamaları gerekiyor. Yuva ya da anaokulu çağındaki çocuklar birçok nedenle wcye gitmeye çekiniyor ve idrarını tutuyor. Bu da başlı başına idrar yolu enfeksiyonlarına neden olan bir sebep. İdrarın mesanede uzun süre kalması, orada hastalık meydana getiren bakterilerin artmasına ve böylece koruyucu hücrelerin bozularak idrar yolu enfeksiyonu oluşmasına yol açıyor. En sık görülen emareleri ise kabızlık, iştahsızlık, bulantı, kusma, kilo alamama şikayetleri oluyor” şeklinde konuştu.

İdrar yolu enfeksiyonlarına ilişkin belirtilerin okul öncesi çocuklar tarafınca dile getirilemediğini de hatırlatan Dr. Beyitler, bunun ilk etapta anne ve babalar tarafınca tespit edildiğini söylemiş oldu. Enfeksiyona dair bulgulara değinen Dr. Beyitler, ufak çocuklarda bu durumun “evlatların idrarını kesik kesik yapması, huzursuzluk ve ateşlenme” ile kendini gösterdiğini kaydetti. Dr. Beyitler, okul çağındaki evlatların ise kendini ifade edebildiği için “sırt ya da bel ağrısı, idrar yaparken canının acıması” benzer biçimde ifadelerle bunu anlatabildiğine vurgu yapmış oldu. Son dönemlerde sık karşılaşılan bir durum haline gelen idrar yolu enfeksiyonunun ilk bir yaşa kadar adam çocuklarında sık görüldüğünü özetleyen Beyitler, kız çocuklarında ise bu probleminin bir yaşından sonrasında daha yaygın olarak ortaya çıktığını söylemiş oldu.

İdrar yolu enfeksiyonlarının birçok nedene bağlı olarak geliştiği bilgisini paylaşan Doç. Dr. Beyitler, korunmanın yollarına da değindi. Beyitler, bu enfeksiyonlarla mücadelede en mühim ve yararlı direnç mekanizmasının “kafi sıklıkta, kafi oranda idrar yapılması ile bolca su tüketilmesi” bulunduğunu söylemiş oldu. Enfeksiyonların bazı nedenlerine değinen Doç. Dr. Beyitler, “Genital bölgenin oldukca sık olarak sabun yada şampuanlı suyla yıkanması, mesanenin yetersiz boşalması, böbrek taşı hastalığı, sünnetsiz olma ve mesane dissinerjisi benzer biçimde nedenler enfeksiyona sebep olabiliyor. Sadece genel olarak bu enfeksiyon, bağırsak bakterilerinin idrar yoluna ulaşmasıyla meydana geliyor. Kız çocuklarında yüzde 3 oranında görülen idrar yolu enfeksiyonları adam çocuklarında yüzde 1 oranında görülüyor. Bunun sebebi, mesaneye ilerleyen bakterilerin kız çocuklarda mesaneye daha süratli ulaşabilmesi. Gereksiz antibiyotik kullanımı, fena hijyen benzer biçimde faktörler de genital bölgenin organik ortamını bozuyor. Böylece evlatların idrar yolu enfeksiyonundan korunmada direnci azalıyor” ifadelerini kullandı.

İdrar yolu enfeksiyonunun önüne geçebilmek için kafi sıvı alımının sağlanması ve sık aralıklarla idrar kesesinin boşaltılması icap ettiğini anımsatan Beyitler, hijyen alışkanlıklarının gözden geçirilmesinden kıyafetlerin kullanımına kadar birçok mühim ayrıntıyı da paylaştı.

“İdrar yolu enfeksiyonuna dur diyebilmek ve önüne geçebilmek için, kafi sıvı alımının sağlanması, sık aralıklarla idrar kesesinin boşaltılması, kabızlığın önlenmesi, var ise işeme bozukluğunun düzeltilmesi ve hijyen alışkanlıklarının gözden geçirilmesi gerekiyor” diyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. İlke Beyitler, “Genital bölgenin sabun yada şampuanla değil yalnız suyla yıkanması, kız çocuklarda genital bölgenin önden arkaya doğru silinmesi ve banyo süresinin oldukca uzatılmaması gerekiyor. Tüm bunlara ek olarak dar pantolon, tayt yada külotlu çorap giyilmesi pek tercih edilmemelidir. Bunların yerine küçüklere daha bolca pantolon ve rahat giysiler giydirilmelidir. Kilosu fazla olan çocuklarda genital bölgenin kuru kalması zor oluyor. Bu yüzden kişiye hususi, sıhhatli zayıflamalarına yönelik bir beslenme ve spor programı uygulanmalı, deniz ya da havuzda uzun süre kalınmamalı, çıktıktan sonrasında ise kuru mayo giyilmesi gene dikkat edilmesi ihtiyaç duyulan unsurlar içinde içeriyor” ifadesini kullandı.

İdrar yolu enfeksiyonunun düzgüsel şartlarda 5-10 gün süre içinde uygun antibiyotikle tedavi edilebildiğini özetleyen Doç. Dr. Beyitler, buna rağmen daha ciddi enfeksiyonlarda tedavi süresinin 14 güne kadar uzayabileceğini söylemiş oldu. Enfeksiyonun şiddetine bakılırsa antibiyotiklerin damar yolu ile yada enjeksiyon yapılarak uygulanmasının gerekebileceği bilgisini veren Doç. Dr. Beyitler, “Çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu tedavisinin yanı sıra riskli hastaların belirli görüntüleme şekilleri ile incelenmesi ve yeni enfeksiyon gelişiminin önlenmesi için oldukça önemlidir. Bu amaçla en sık kullanılan yöntem ise üriner sistem ultrasonografisidir” dedi.

Yorumlar (Yorum Yapılmamış)

Yazı hakkında görüşlerinizi belirtmek istermisiniz?

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.