Mevlan Ağtaş, günde 3 paket sigara içtiği dönem olan ortalama 2 yıl ilkin evlatlarının yanına gittiği Manisa’da, öksürük, nefes darlığı ve halsizlik şikayetiyle hastaneye başvurdu.
Tetkiklerinde akciğer kanseri olduğu tespit edilen 4 çocuk babası Ağtaş, Manisa ve İzmir’de bir süre kemoterapi ve ışın tedavisi görüp kanseri atlattı.
Ağtaş, geçen yıl memleketinde aynı şikayetler gelişince bir süre ilkin Erzurum Kent Hastanesi’nden onkoloji uzmanı Dr. İrfan Buğday’a başvurdu.
Tetkiklerinde, kanserin nüksedip akciğer içi ve dışına yayılmış olduğu tespiti üstüne Ağtaş, burada tedaviye alındı. Ortalama bir yıl devam eden kemoterapi ve tedavilerin arkasından kanserden kurtulan ve ikinci baharını yaşayan Ağtaş, sigara içenlere hem pişmanlığını hem de başından geçenleri anlatarak bırakmalarını öneriyor.
Mevlan Ağtaş, AA muhabirine, ikinci kez kanser bulunduğunu öğrendiğinde oldukça üzüldüğünü söylemiş oldu.
Değişik şehirlerde görmüş olduğu tedavi sonrası kanserin nüksettiğini ifade eden Ağtaş, “Erzurum’da öyleki bir doktorlar tanıştım ki Tanrı razı olsun güler yüz gösterdi, oldukça ilgilendi. Kontrole gelmiştik, azca ilkin tabip haber verdi, tedavim tamamlanmış. Oldukça mutlu oldum. Bir ayağım mezarda, biri dışarıda şeklinde oldukça zor süreç yaşadım. Dostlarım kanseri atlatabilir miyim diye endişeliydi. Şimdi bayramı yaşıyorum, annemden yeni dünyaya gelen gibiyim.” dedi.
Eskiden günde 3 paket sigara içtiğini ve bunun pişmanlığını yaşadığını özetleyen Ağtaş, “Sigara içerek mezarımı hazırlamışım. Sigara kullanan var ise bıraksın, mezarlarını hazırladıklarını bilsinler. Sigara içtiğim için oldukça pişmanım. Gördüğüm her insana sigara içmemelerini söylüyor, kendimi örnek veriyorum. Sigara ölümcül bir zehir, İrfan hocamdan Tanrı razı olsun, hayatımı ona borçluyum.” diye konuştu.
Eşi Nahide Ağtaş ise kocasının Erzurum’da şifayı bulduğunu belirterek, “Eşim oldukça şükür ikinci kez kanseri yendi, evvelinde yürüyemezdi, halsizdi, şimdi yemesi, adım atması düzeldi.” ifadesini kullandı.
Onkoloji uzmanı Dr. Buğday da Ağtaş’ın nükseden kanserini ileri evrede tespit ettiklerinden bahsederek, “Kemoterapi ve tedavilere başladıktan sonrasında son olarak çektiğimiz tomografilerde akciğerlerdeki kitlenin tamamen kaybolduğunu, canlı doku kalmadığını gördük. Tedaviyi sonlandırıp takibe karar verdik. Hastamız denetim amaçlı gelmişti, filmini çektik tomografi ile akciğerlerdeki kitlelerde uyanma olmadığını gördük ve hastaya müjdeli haberi verdik. İlaçsız takibe devam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
Akciğer kanserinin en büyük sebeplerinden birisinin sigara kullanımı ve duman maruziyeti olduğuna dikkati çeken Buğday, sigara içenlerde bu kanserin daha oldukça görüldüğünü kaydetti.
Kansere sebep olan sigara ve alkolün yanı sıra fast food gıdalardan da uzak durulmasını, spor ve Akdeniz rejimi beslenme öneren Buğday, şu ifadeleri kullandı:
“Sigara bırakıldığı takdirde akciğer kanseri yüzde 90 oranında engellenecek durum. Akciğer ve öteki kanser türleri için tarama programları var. Sigara tüketenlerde, tomografi dediğimiz düşük dozlu akciğer filmi çekilerek kanser daha erkenden teşhis ediliyor ve tedavi kısa oluyor. Kanser korkulacak durum değil, erken evrede teşhis edildiğinde tedavi mümkün. Sigarayla savaşım çevredekileri uyarmak gerekiyor. Mevlan Bey bu anlamada çevresindekilere kendini fena örnek olarak gösteriyor, bu oldukça ön mühim.”
Buğday, erken teşhisin önemine değinerek, vatandaşların kanser taramalarına katılmalarını önerdi.
